Sizce hata yaparsanız bu bir zayıflık göstergesi midir?
Hata yaptığınızda bu sizi aptal mı gösterir?
Başkalarından kendinizi korumak adına her şeyde iyi mi olmalısınız?
Sevdiğiniz sizde bir hareketiyle melek iken bir diğer hareketiyle canavara mı dönüşüyor?
Kendinizi başkalarının zihnini okurken buluyor musunuz?
Başınız ağrıdığında kendinize hastalıktan hastalık mı biçiyorsunuz? (Örn. Kesin beynimde bir sıkıntı var gibi)
Tüm dünyayı omuzlarınızda mı taşıyorsunuz?
Değer görmek için -meli -malı’lara mı başvuruyorsunuz? (Örn. Mükemmel olmalıyım, Sorunlara çözüm bulmalıyım gibi)
İlişkinizdeki problemler size göre sevdiğiniz; sevdiğinize göre ise siz değiştiğinizde mi ancak çözülecek?
Konuşurken sesiniz titrerse salaklığınıza, birine hayır diyemediğinizde güçsüzlüğünüze mi fatura çıkartıyorsunuz?
Sevdiğiniz sizi takdir edip ilgi gösterseydi mutsuzluğunuz çözülür müydü?
Fedakarlık yaptığınız müddetçe mi sadece sevilirsiniz? Bu sorular A. Kadir Özer’in “Ben Değeri Tiryakiliği - Duygusal Gerilimle Baş Edebilme” adlı kitabından kendime özet yaptığım sorular.
Kadir Özer "Ben değeri tiryakiliği" kavramını bireylerin yaşamlarını sıkıntı, rahatsızlık ve bunalım ile sürdürmelerine katkısı olan, yaygın ve öğrenilmiş, gerçekçi olmayan bir inanç türü olarak tanımlanıyor.
Bu kitapta yaşadığımız olaylar ne kadar farklı olursa olsun, dipte herkesin ben değeri tiryakiliğiyle mücadele ettiği detaylı bir şekilde analiz ediliyor.
↠ Bu soruları dikkatlice okuyup kendinize sorun. Ne kadarına “EVET” dediniz? ↞
Devamı bir sonraki yazımda!
Alara Candan Yağcı